Jandarma Genel Komutanlığı Subay, Astsubay, Uzman Erbaş ve Memur Alımları. >>> TIKLAYINIZ <<<<
Jandarma Forum sayfasına hoşgeldiniz, sitemiz günden güne gelişmektedir. Amacımız doğru ve güncel bilgiyi paylaşmaktır. Sizlerde tecrübeli olduğunuz ve uzmanlaştığınız konularda paylaşım yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Sitemiz nezdinde kurumları yada kişileri hedef alacak söylemler ile kurumlara ait Hizmete Özel, Gizli vb. dereceli evrakların paylaşımı yasaktır. Ayrıca kişi ve kurum ile ilgili forumda açık bilgiler paylaşılması yasaktır. Sitemizde paylaştığımız konularda alıntıladığımız bazı kanun maddelerinde konuyu incelediğiniz gün itibariyle ilgili kanun maddesinde tümüyle veya kısmi değişiklik yada tamamen hükmünü yitirmiş olabileceğini, dolayısı ile bu konulara göre hareket edilmemesi gerektiğini, paylaşılan bu konuların fikir edinilmesi amacıyla paylaşıldığını unutmayınız. jandarmaforum.com bu anlamda her hangi bir sorumluluk kabul etmemektedir. İyi Forumlar, Dileriz. Jandarma Forum Yönetimi.

Kolluk Görevlisine (Polise) Yaptığı Görevinden Dolayı- Görevi Dışında Hakaret

Hukuki konularda, kanunlarda açıkça hüküm bulunmayan hallerde mahkemelerin vermiş olduğu emsal/örnek bağlayıcı kararlar, içtihatlar.
Forum kuralları
Forumlarda soru sormak, bilgi danışmak yada bildiğiniz bir konuda paylaşım yaparak katkıda bulunmak için ve forumlardaki içeriklerden tam olarak faydalanmak/görüntülemek için ÜYE olmanız, üye iseniz ÜYE GİRİŞİ yapmanız gerekmektedir. Forumlarda kişi ve kurumlarla ilgili açık bilgiler paylaşmak yasaktır. Forumlarda şahısları hedef alan paylaşımlar yasaktır.
Jandarma Subay, Astsubay ve Uzman Erbaş Alımları 2023 yılı idari para cezaları Acil Yardım/İhbar/Danışma Hatları - Önemli Telefon Numaraları Mutluluğa Kurşun Sıkma SGRadyo Polis Radyosu Askeri ve Mesleki Tanımlar Askeri / Mesleki Nezaket ve Görgü Kuralları Trafik Cezaları Jandarma Telefon Rehberi GGM Adres ve Telefon Numaraları AMATEM Adres ve Telefon Numaraları
Kullanıcı avatarı
admin
Doğrulandı
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1784
Kayıt: 25 Mar 2019, 01:03
Konum: https://jandarmaforum.com
İletişim:
Durum: Çevrimdışı

Kolluk Görevlisine (Polise) Yaptığı Görevinden Dolayı- Görevi Dışında Hakaret

#1

Mesaj gönderen admin »

T.C.
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU

E. 2008/4-180
K. 2008/205
T. 23.9.2008

• KAMU GÖREVLİSİNE HAKARET ( Kendiliğinden Soruşturulacak ve Kovuşturulacak Nitelikte Bir Suç Olduğu - Kamu Davasının Şikayetten Vazgeçme Nedeniyle Düşürülmesine Karar Verilmesinin Yasaya Aykırılığı )

• KAMU DAVASININ DÜŞÜRÜLMESİ ( Kamu Görevlisine Görev Sırasında Hakaret - Şikayetten Vazgeçme Nedeniyle Davanın Düşürülmesine Karar Verilemeyeceği )

• GÖREVDEN DOLAYI GÖREV SIRASINDA HAKARET ( Sanığın Emniyet Müdürlüğü Binası Önünde Nöbet Tutmakta Olan Polis Memuru Mağdura Hitap Ettiği Anlaşılacak Şekilde "Yata Yata Para Kazanıyor Şerefsizler" Demesi )

• ŞİKAYETTEN VAZGEÇME ( Kamu Görevlisine Görev Sırasında Hakaret Kendiliğinden Soruşturulacak ve Kovuşturulacak Nitelikte Bir Suç Olduğu - Kamu Davasının Şikayetten Vazgeçme Nedeniyle Düşürülmesine Karar Verilemeyeceği ) 5237/m.125/1-3a-4,131

ÖZET : Olay günü sanık, emniyet müdürlüğü binası önünde nöbet tutmakta olan polis memuru mağdura hitap ettiği anlaşılacak şekilde, "yata yata para kazanıyor şerefsizler" demiştir. Sanığın söylediği sözlerin tahkir edici nitelikte olduğunda ve hakaret içerdiğinde, keza mağdur polisin kamu görevlisi olduğu hususlarında bir kuşku bulunmamaktadır. Sanık ile mağdur önceden birbirlerini tanımamakta ve aralarında husumet de bulunmamaktadır. Sanığın, polislik görevine duyduğu düşmanlık ve görevin yerine getirilme şekline yönelik olarak söylediği hakaret içeren sözler ile mağdur tarafından ifa edilen kamu görevi arasında nedensellik bağı bulunduğu açıktır. Sanığın eylemi, 5237 sayılı TCY.nın 125. maddesinin 3. fıkrasının ( a ) bendindeki suça uymaktadır ve aynı Yasanın 131/1. maddesi uyarınca kendiliğinden soruşturulacak ve kovuşturulacak nitelikte bir suçtur. O halde Özel Dairece, sanığa yönelik bir görev ifa edilmemesi nedeniyle hakaret suçunun nitelikli halinin oluşmadığının kabulü ve kamu davasının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

DAVA : Sanık AG'nin, hakaret suçundan 5237 sayılı TCY.nın 125/l-3/a-4, 62. maddeleri uyarınca 11 ay 20 gün karşılığı olarak sonuçta 7.000 YTL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, hakkında CYY.nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş, sanığın yüzüne karşı verilen bu hüküm yasa yollarına başvurulmaması üzerine kesinleşmiştir.

Adalet Bakanlığının 05.06.2007 gün ve 29349 sayı ile yasa yararına bozma isteminde bulunması üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 06.11.2007 gün ve 8617-9050 sayı ile gündemde gerekçesine yer verildiği üzere, eylemin bir görevden dolayı değil, görev sırasında gerçekleştiği, TCY.nın 125/3. maddesinin ise görevden dolayı olmayan hakaret eylemlerinde uygulanamayacağının gözetilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğu, suç vasfı yönünden de Yasa Yararına Bozma isteğinde bulunup bulunulmayacağının takdiri Adalet Bakanlığına ait olmakla Yerel Mahkeme kararının bu yönde değerlendirildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilmiştir.

Adalet Bakanlığınca, Özel Dairenin başvurusu gözetilerek, 07.02.2008 gün ve 8006 sayı ile yasa yararına bozma isteminde bulunması üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesince 06.05.2008 gün ve 3635-8577 sayı ile;

"... 5237 sayılı TCY.nın 125/1 maddesidir kimseye onur, şeref ve saygınlığım rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu'nun .... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç ayda iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır..."

Aynı maddenin 3. fıkrasında ise, "Hakaret suçunun;

a ) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,

b ) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,

c ) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,

İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz "

TCY.nın 131/1. maddesinde ise “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır" hükmü düzenlenmiştir.

1- TCY.nın 125. madde metninde nitelikli hakaret durumunda verilmesi öngörülen en az bir yıl cezanın adli para cezası mı yoksa hapis cezası mı olduğu açık olmamakla birlikte hükümdeki "bir yıl" ibaresinden adli para cezası ve hapis cezasının anlaşılması gerekir.

Maddenin 1. fıkrasında hakaret suçuna ilişkin ceza adli para ya da hapis cezası seçimlik olarak öngörülmüştür.

TCY.nın 50/2. maddesi uyarınca "suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adli para cezasına çevrilmez "

Suçun nitelikli hallerine ilişkin 3. fıkrasındaki hükmün en az bir yıl hapis cezası olarak anlaşılması gerektiğinin ileri sürülmesi halinde, bu bir zorunluluk kabul edildiğine göre, alt sınırdan 1 yıl olarak belirlenen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesinin olanaklı olduğunu düşünmek gerekir. Bu durum TCY.nın 50/2. maddesi gereği engellenemez. Dolayısıyla sonuç hapis cezasının paraya çevrilebilmesi olanaklı ise önce hapis cezası verip sonra bu cezayı paraya çevirmek yerine, 1. fıkra uyarınca doğrudan adli para cezasına hükmedilmesi yasal ve hukuka uygundur.

2- Sanığın emniyet müdürlüğü önünde nöbet tutan ve kendisine karşı bir görev ifa etmeyen polis memuruna "yata yata para kazanıyorsunuz şerefsizler" diyerek hakaret etmesinin bir görevden dolayı değil, görev sırasında gerçekleşmesi karşısında TCY.nın 125/3, maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemiş olması hukuka aykırıdır.

Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığının tebliğnamelerindeki görüş yerinde bulunduğundan, Niğde Sulh Ceza Mahkemesinin 06.02.2007 tarih ve 2007/164-103 sayılı kararının CYY.nın 309. maddesi:Kanun Yararına Bozulmasına, ancak yakınan K. E şikayetinden vazgeçtiğinden sanık hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCY.nın 73/1 131/1 ve 5271 sayılı CYY.nın 223/8, 309/4-c maddesi uyarınca düşürülmesine" karar verilmiştir.

Yargıtay C.Başsavcılığı ise 30.06.2008 gün ve 35109 sayı ile;

"... Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçunda, hakaretin yalnızca görevin yerine getiriliş biçimiyle ilgili olması şart değildir. Hakaret, kamu görevlisinin görevine veya görevin yerine getiriliş biçimine yönelik olabilir. Herhangi bir kamu görevine karşı duyulan düşmanlık sebebiyle o görevi ifa eden veya etmiş olan görevliye hakarette de illiyet bağının varlığının kabulü gerekmektedir. Bu bağlamda, yerine getirilmekte olan veya yerine getirilen görevin, yalnızca bir kişiye ( sanığa ) karşı ifa edilmesi zorunluluğu yoktur. Nitekim, madde metni ve gerekçesinde de hakarete konu olan görevin, mutlaka bir kişiye ( sanığa ) karşı yapılmakta olan veya yapılan bir görev olması gerektiğine ilişkin bir sınırlama bulunmamaktadır. Ayrıca madde ve gerekçesine göre, görevin yapılması sırasında veya yapılmasından sonra görev nedeniyle işlenen hakaret ile bu suç oluşabilir.

Somut olayda, kamu görevlisi güvenlik nedeniyle emniyet müdürlüğü önünde nöbet sırasında sanığın hakaret eylemi, kamu görevlisinin yaptığı görevin yerine getiriliş biçimi ile ilgilidir, mağdurun ifa ettiği görev nedeniyledir. Sanığın kamu görevlisinin yaptığı görevin yerini getiriliş biçimine yönelik olan hakaretinin, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlediğinin kabulü gerekmektedir. Yerine getirilmekte olan görevi aşağılamak biçimindeki eylem, sanığa karşı bir görev ifa edilmediğinden bahisle görev sırasında gerçekleştiğinin kabulünün hukuka aykırı olduğu kanaatine varılmıştır..." görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak, 4 Daire kararının kaldırılmasına ve Adalet Bakanlığının yasa yararına bozma isteminin reddine karar verilmesi isteminde bulunmuştur.

Dosya Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

KARAR : Saflığın hakaret suçundan cezalandırılmasına karar verilen olayda, Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasında çözülmesi gereken hukuki sorun, dosya kapsamına göre sabit nöbet tutan polis memuruna "yata yata para kazanıyorsunuz, şerefsizler" sözleriyle basit hakaret suçunu mu yoksa nitelikli hakaret suçunu mu oluşturduğu, buna bağlı olarak da soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.

Hakaret suçu 5237 sayılı TCY.nın İkinci Kitabında "Kişilere Karşı Suçlar" başlıklı ikinci kısmında "Şerefe Karşı Suçlar" başlıklı 8. bölümde 125. maddede düzenlenmiştir.

Maddenin birinci fıkrasında suçun temel şekli, üçüncü fıkrasında ise nitelikli halleri düzenlenmiştir. Aynı Yasanın 131/1. maddesi uyarınca, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret dışında kalan hakaret suçlarının takibi şikayete bağlıdır.

Uyuşmazlık konusunu ilgilendiren "kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret" suçunun incelenmesinde yarar vardır.

5237 sayılı TCY.daki düzenleme, 765 sayılı TCY.ndan farklıdır. 765 sayılı Yasa döneminde memura hakaret halleri cezalandırılmış olup, memura görev sırasında herhangi bir nedenle hakaret edilmesi hali dahi nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. 5237 sayılı Yasada ise, memur kavramına göre daha geniş bir kapsama sahip "kamu görevlisi" esası kabul edilmiş ve yalnızca kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret edilmesi nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. Görev sırasında görevinden dolayı olmayan hakaretler ise 125. maddenin 1. fıkrasında düzenlenen basit hakaret suçunu oluşturacak ve soruşturulması ve kovuşturulması da mağdurun şikayetine bağlı olacaktır.

"Görevinden dolayı" kavramından ne anlaşılması gerektiğine gelince; yapılan kamu görevi ile hakaret eylemi arasında nedensellik bağının bulunması gerekmektedir. Hakim bu nedensellik bağının bulunup bulunmadığını saptayarak, eylemin, suçun basit haline mi yoksa nitelikli haline mi uyduğunu belirleyecektir. Bu saptama yapılırken, hakaret eylemlerine muhatap olan kamu görevlisinin faile karşı doğrudan veya dolaylı görev yapması koşulu aranmayacaktır. Zira, hakaret doğrudan görevle ilgili olabileceği gibi, görevin yerine getiriliş yöntemi ya da sonuçları ile ilgili de olabilir.

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30.11.1992 gün ve 303-320 sayılı kararında da aynı esas kabul edilerek, hakaret suçunun görev dolayısıyla işlenmesinde aranacak hususun, hukuka uygun bir surette yapılan görevin hakaret nedeni oluşturmasının olduğu vurgulanmış, bir kamu görevine karşı duyulan düşmanlık nedeni ile görevi ifa eden veya etmiş olan görevliye yönelik bir hakarette de o görevle suç arasında nedensellik bağı bulunduğu kabul edilmiştir.

Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;

Olay günü sanık, emniyet müdürlüğü binası önünde nöbet tutmakta olan polis memuru mağdura hitap ettiği anlaşılacak şekilde, "yata yata para kazanıyor şerefsizler" demiştir. Sanığın söylediği sözlerin tahkir edici nitelikte olduğunda ve hakaret içerdiğinde, keza mağdur polisin kamu görevlisi olduğu hususlarında bir kuşku bulunmamaktadır. Sanık ile mağdur önceden birbirlerini tanımamakta ve aralarında husumet de bulunmamaktadır. Sanığın, polislik görevine duyduğu düşmanlık ve görevin yerine getirilme şekline yönelik olarak söylediği hakaret içeren sözler ile mağdur tarafından ifa edilen kamu görevi arasında nedensellik bağı bulunduğu açıktır. Sanığın eylemi, 5237 sayılı TCY.nın 125. maddesinin 3. fıkrasının ( a ) bendindeki suça uymaktadır ve aynı Yasanın 131/1. maddesi uyarınca kendiliğinden soruşturulacak ve kovuşturulacak nitelikte bir suçtur. O halde Özel Dairece, sanığa yönelik bir görev ifa edilmemesi nedeniyle hakaret suçunun nitelikli halinin oluşmadığının kabulü ve kamu davasının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Bu itibarla haklı nedenlere dayanan Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmelidir.

Çoğunluk görüşüne katılmayan Kurul Üyeleri ise, "Özel Dairece benimsenen gerekçe isabetli olup, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir." görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;

1-Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,

2-Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 06.05.2008 gün ve 3635-8577 sayılı kararının KALDIRILMASINA,

3-Adalet Bakanlığının 05.06.2007 ve 07.02.2008 tarihli yasa yararına bozma istemlerinin REDDİNE,

4-Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine,

15.07.2008 tarihinde yapılan birinci müzakerede yasal çoğunluk sağlanamadığından, 23.09.2008 günü yapılan ikinci müzakerede oyçokluğu ile karar verildi.

Bağlantı:
BBcode:
HTML:
Mesaj bağlantılarını gizle
Mesaj bağlantılarını göster

Bir hesap oluşturun veya forumda sizde soru sormak, fikir beyan etmek için oturum açın

Forumda yeni konu açmak veya soru sormak için üye olmanız gerekmektedir

Bir hesap oluştur

Üye değil misiniz? topluluğumuza katılmak için kaydolun
Üyeler kendi konularını başlatabilir ve konulara abone olabilir
Ücretsizdir ve sadece bir kaç dakika sürer

Kayıt

Oturum aç

  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“AYM, Yargıtay, Danıştay Kararları / Emsal Kararlar / İçtihatlar” sayfasına dön