Jandarma Genel Komutanlığı Subay, Astsubay, Uzman Erbaş ve Memur Alımları. >>> TIKLAYINIZ <<<<
Jandarma Forum sayfasına hoşgeldiniz, sitemiz günden güne gelişmektedir. Amacımız doğru ve güncel bilgiyi paylaşmaktır. Sizlerde tecrübeli olduğunuz ve uzmanlaştığınız konularda paylaşım yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Sitemiz nezdinde kurumları yada kişileri hedef alacak söylemler ile kurumlara ait Hizmete Özel, Gizli vb. dereceli evrakların paylaşımı yasaktır. Ayrıca kişi ve kurum ile ilgili forumda açık bilgiler paylaşılması yasaktır. Sitemizde paylaştığımız konularda alıntıladığımız bazı kanun maddelerinde konuyu incelediğiniz gün itibariyle ilgili kanun maddesinde tümüyle veya kısmi değişiklik yada tamamen hükmünü yitirmiş olabileceğini, dolayısı ile bu konulara göre hareket edilmemesi gerektiğini, paylaşılan bu konuların fikir edinilmesi amacıyla paylaşıldığını unutmayınız. jandarmaforum.com bu anlamda her hangi bir sorumluluk kabul etmemektedir. İyi Forumlar, Dileriz. Jandarma Forum Yönetimi.

Faili Tekrar Tanımaya Yarayan Önleme ve Koruma Tedbirleri

Kolluk personeli açısından önem arz eden makale ve dergi yazıları
Forum kuralları
Forumlarda soru sormak, bilgi danışmak yada bildiğiniz bir konuda paylaşım yaparak katkıda bulunmak için ve forumlardaki içeriklerden tam olarak faydalanmak/görüntülemek için ÜYE olmanız, üye iseniz ÜYE GİRİŞİ yapmanız gerekmektedir. Forumlarda kişi ve kurumlarla ilgili açık bilgiler paylaşmak yasaktır. Forumlarda şahısları hedef alan paylaşımlar yasaktır.
Jandarma Subay, Astsubay ve Uzman Erbaş Alımları 2023 yılı idari para cezaları Acil Yardım/İhbar/Danışma Hatları - Önemli Telefon Numaraları Mutluluğa Kurşun Sıkma SGRadyo Polis Radyosu Askeri ve Mesleki Tanımlar Askeri / Mesleki Nezaket ve Görgü Kuralları Trafik Cezaları Jandarma Telefon Rehberi GGM Adres ve Telefon Numaraları AMATEM Adres ve Telefon Numaraları
Kullanıcı avatarı
admin
Doğrulandı
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1784
Kayıt: 25 Mar 2019, 01:03
Konum: https://jandarmaforum.com
İletişim:
Durum: Çevrimdışı

Faili Tekrar Tanımaya Yarayan Önleme ve Koruma Tedbirleri

#1

Mesaj gönderen admin »

Ceza muhakemesi hukukunda adalet sisteminin bir „hafızası“ vardır. CAS ile herhangi bir şekilde „tanışan“ bir kişinin, daha sonra „gerektiğinde“ tekrar bulunabilmesi için, kayıt altına alınması gerekli ve kaçınılmazdır.

İleride tekrar tanımanın diğer bir aracı olarak, şüphelinin fotoğrafı alınır ve suç işleyen kişilere ait önceden alınmış parmak izleri ile olaylarda elde edilen parmak izleri karşılaştırılarak veya suç işleyen kişilerin fotoğrafları tanıklara gösterilmek suretiyle, olayın failinin kimliği tespit edilebilir.

Bu konudaki önemli bilgi şudur: tehlikeyi önleme amacı ile yapılan kimlik tespitleri, sadece önleme amacı ile kullanılabilir, fakat adli amaçla yapılan kimlik tespiti, ileride işlenecek olan suçlarda da kullanılabilir. Diğer bir ifade ile, adli amaçlı tespitler, ileride işlenecek olan suçların delili olsun diye, önleme amaçlı olarak kayıt altına alındıkları için, kolluğun önleme yetkileri içindedir.

Kimlik tespitinin ön işlemi olan „durdurmayı“ geçen yazımızda ele almıştık. Bu yazı, kimlik sorma (2) konusunu inceleyecektir. Bu yazının eki olarak, İngiliz Durdurma Yönetmeliğinin tercümesi de okuyucularımıza örnek olarak sunulmaktadır. Bir sonraki yazımızda ise, „kimlik tespit etme“ anlamında parmak izi ve fotoğrafların (3) dijital ortamda veri olarak saklanması ve daha sonra bunların sorgulanması üzerdinde duracağız. Ayrıntılı bilgi için şu kaynağa bakınız: Kunter/Yenisey/Nuhoğlu, Ceza Muhakemesi Hukuku, 16. Bası, Beta Yayınevi, İstanbul 2007.

Durdurma. Durdurma, kişinin seyahat özgürlüğünü (Any. 23/3) ilgilendirir. Bu nedenle, Anayasa’nın öngördüğü suç soruşturma, kovuşturması sebebiyle ve suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla kanunla sınırlandırılabilir. Anayasa’nın bahsettiği Kanun PVSK 4/A maddedir. Bu nedenle durdurma yetkisinin PVSK ile düzenlenmesinin Anayasa’ya uygun olduğunu saptamak isteriz.

Durdurma, keyfilik oluşturacak şekilde yapılamaz (PVSK 4A/2). Durdurma süreklilik arzediyorsa, artık durdurma olmaktan çıkar (PVSK 4A/2).

Kolluğun bir kişiyi ve aracı durdurabilmesinin önşartı ve en önemli koşulu “makul bir sebebin bulunmasıdır”. Aramada olduğu gibi (makul şüphe: CMK md 116), makul sebep olmadan durdurma yetkisi kullanılamaz.

Makul sebep, eğitim görmüş bir kolluk mensubuna; “maddede gösterilen durdurma sebeplerinden birinin gerçekleşmiş olduğunu” göstermelidir. Tecrübeli polis, durdurma yetkisini kullanmadan önce, makul bir sebebin bulunup bulunmadığını “kendisi” takdir edecektir. Kolluğun başka bir makamdan, hakimden veya savcıdan emir veya izin almadan kullanabileceği ender yetkilerden olan durdurma, kötüye kullanılmamalıdır. Eğer kolluk fiili durum veya keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapar veya durdurma sırasında kişiye durdurma sebebini bildirmezse, ( PVSK 4A/3) kanunun verdiği görevi yerine getirmeyen bir kamu görevlisi durumuna girebilir. Bu ise, suç teşkil edebilir.

Hatırlatmak için ifade edelim ki, Kanun durdurma sebeplerini sınırlayıcı bir şekilde saymıştır (PVSK 4A/1). Durdurma sebeplerinden birincisi, bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemektir. Ancak polisin tecrübesine göre ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan somut bazı olgulara dayanarak takdir yetkisini kullanması ve kişinin bir suç veya kabahat işleyebileceğini öngörmesi sözkonusudur. Bir kişinin suç işleyeceğini öngörmek, somut olguya dayanarak şöyle örneklendirilebilir: Gece eğlendiği diskotekten korumalar tarafından zorla çıkartılan bir kişi arkadaşlarını toplayıp aynı yere geri dönüyorsa, bir suç işlemek üzere olduğu, makul ve orta zekalı bireyler tarafından öngörülebileceği gibi, bu tür olaylarla sürekli karşılaşan polisin tecrübesi ve içinde bulunulan durum suç veya kabahat işlenmek üzere olduğunu ona gösterebilir. Böyle bir durdurma, durdurulan kişiye sebep de bildirilerek yapılırsa, kanuna ve hukuka uygun olur.

Kimlik sorma. Polisin durdurma yetkisinin doğduğu hallerde veya „görevini yerine getirirken“, kişilere „kimlik sorma“ yetkisi vardır (PVSK 4A/8). Kolluğun ‘kimlik sorması’ ile, ‘kimlik tesbit etmesi’ arasında önemli bir fark vardır. Kimlik tesbit etme; o kişinin polis kayıtlarına geçirilmesi, yaygın bir ifade ile, „fişlenmesidir“. Buna karşılık, „kimlik sorma“, kişiyi kayıtlara geçiren bir işlem değildir. Kolluk suç işlenmesini önlemek veya işlenmiş suçların faillerini ele geçirmek için veya maddede belirtilen diğer amaçlarla, kimlik sorabilir (PVSK 4A). Bu şekilde kimliği sorulan kişi bir hüviyet belgesi göstererek, kimliğini belirlemek mecburiyetindedir.

Ayrıca, 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanunu ve buna ait yönetmelik; otel motel ve benzeri yerlerde kalacak olan herkese, kimlik bildirme mecburiyeti getirmiştir.

2007 yılında PVSK da yapılan değişiklik öncesinde, polis kimliği belirlenemeyen kişinin üzeri aranabiliyor ve ilgiliyi, kimliğini belirleyinceye kadar kendiliğinden nezarete alabiliyor, bu kişiler hakkında parmak izi alma ve fotoğraf çekme işlemi uygulayabiliyordu. 5681 numaralı Kanun ile, PVSK nın 4A maddesinde yapılan düzenleme ile, „arama“ yetkisi kaldırılmakla birlikte, „C. savcının emri ile gözaltına alma“ yetkisini devam ettirildi. Gözaltına alınan kişinin kimliğinin belirlenememesi durumunda ise, tutuklanabilmesinin de yolu açıldı (PVSK 4A/9).

1) Önleme Amaçlı Kimlik Sorma Yetkisi. 2007 yılı itibariyle, mevcut bir tehlikenin uzaklaştırılması (veya bir suçun aydınlatılması) amacıyla, polis bir kişiye kimlik sormak yetkisine sahiptir. Kanun (PVSK 4A/1-a), polise bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek amacıyla, kimlik sormak yetkisi vermiştir

Somut olaylar bir yerde suç işlemeye hazırlanıldığını, suçun işlendiğini veya kararlaştırıldığını ortaya koyarsa, polis orada bulunan kişilerin kimliklerini tesbit edebilir. Toplum bakımından önemli olan bir tesis, resmî bir bina veya tehlike içinde olan bir başka obje söz konusu olup da, bu tesise, binaya veya objeye karşı suç işlenebileceğini gösteren somut olaylar mevcut ise, polis binanın içinde veya yakınlarında bulunan kimselerin kimliklerini sorabilir.

Polisin kimlik sorma yetkisi ilk defa 1980 yılında 2260 sayılı kanunla kabul edilmişti İlgili kimliğini göstermezse, üstü aranabiliyordu. Bu takdirde arama konusundaki usul kurallarına (No. 56.7) uyulması gerekiyordu.

2) Adlî görev ile kimlik sorma. Polis Vazife ve Salâhiyetleri Kanununa göre, polis suç işledikten sonra kaçan faillerin yakalanması, hakkında yakalama emri veya zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmek, (suç işlenmesini önlemek veya) için, durdurduğu kişilere kimlik sorabilir. Ancak, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi göstermesi şarttır (PVSK 4A/8). Böyle bir istek karşısında, herkes kimlik belgesi göstererek, kimliğini belirlemek zorundadır.

3) Kimlik tesbiti tutması. Yanında kimlik belgesinin bulunmaması, açıklamada bulunmaktan kaçınması veya gerçeği aykırı beyanda bulunması dolayısıyla ya da sair surette kimliği belirlenemeyen kişi, polis tarafından „tutulur“ (PVSK 4A/9). Bu bir nevi yakalama (No. 46.3-IV) olduğu için, genel kurala (CMK 90/5) uygun olarak, derhal Cumhuriyet savcısı haberdar edilir. Cumhuriyet savcısının „gözaltı kararı“ (CMK 91/2) vermesi durumunda, bu kişi kimliği açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar „gözaltına alınır“ (PVSK 4A/9). Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son verilir (PVSK 4A/10).

Kimliğinin tespiti amacıyla „tutulan“ kişiye, kimliği tespit edildikten sonra ve „talepte bulunursa“, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilir (PVSK 4A/10).

Gözaltı süresinde kimliği belirlenemezse, hakim tarafından tutuklanmasının yolu da açılmıştır. Ancak burada, tutuklama kararı verecek hakim açısından önemli sorunlar doğduğunu belirtmek gerekir: hakim CMK 100 deki kuralları uygulayarak tutuklama kararı verebileceği için, CMK 100 de paralel bir değişiklik yapılmadığı için, hakimin tutuklama kararı vermesi hukuken mümkün değildir. Ya PVSK 4A/9 da değişiklik yapılmalı ve Anayasanın 13 ncü maddesi doğrultusunda, bu kararın içeriği düzenlenmelidir, ya da CMK 100 e ekleme yapılmalıdır.

4) Nüfusa kayıt. Bazı kişilerin nüfus kaydı olmayabilir, Bu nedenle kimliği tespit edilemiyorsa, ele geçmiş olan bu kişinin nüfusa kaydı için gerekli işlemlerin de yapılması mecburiyeti vardır (PVSK 4A/11).

5) Fotoğraf ve parmak izinin tespit edilmesi. Kimlik tespiti amacı ile tutulan her kişinin fotoğrafı veya parmak izi alınamaz. Kanun önemli bir sınırlama yapmış ve sadece „nüfusa kayıtlı olmadığı için kimliği tespit edilemeyen kişilerin fotoğraf ve parmak izlerinin alınması yetkisi verilmiştir.

Prof.Dr.Feridun YENİSEY - Bahçeşehir Üniversitesi Ceza Hukuku Öğretim Üyesi
kaynak : Çağın Polisi Dergisi

Bağlantı:
BBcode:
HTML:
Mesaj bağlantılarını gizle
Mesaj bağlantılarını göster

Bir hesap oluşturun veya forumda sizde soru sormak, fikir beyan etmek için oturum açın

Forumda yeni konu açmak veya soru sormak için üye olmanız gerekmektedir

Bir hesap oluştur

Üye değil misiniz? topluluğumuza katılmak için kaydolun
Üyeler kendi konularını başlatabilir ve konulara abone olabilir
Ücretsizdir ve sadece bir kaç dakika sürer

Kayıt

Oturum aç

  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Makaleler / Dergi Yazıları” sayfasına dön