Jandarma Genel Komutanlığı Subay, Astsubay, Uzman Erbaş ve Memur Alımları. >>> TIKLAYINIZ <<<<
Jandarma Forum sayfasına hoşgeldiniz, sitemiz günden güne gelişmektedir. Amacımız doğru ve güncel bilgiyi paylaşmaktır. Sizlerde tecrübeli olduğunuz ve uzmanlaştığınız konularda paylaşım yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Sitemiz nezdinde kurumları yada kişileri hedef alacak söylemler ile kurumlara ait Hizmete Özel, Gizli vb. dereceli evrakların paylaşımı yasaktır. Ayrıca kişi ve kurum ile ilgili forumda açık bilgiler paylaşılması yasaktır. Sitemizde paylaştığımız konularda alıntıladığımız bazı kanun maddelerinde konuyu incelediğiniz gün itibariyle ilgili kanun maddesinde tümüyle veya kısmi değişiklik yada tamamen hükmünü yitirmiş olabileceğini, dolayısı ile bu konulara göre hareket edilmemesi gerektiğini, paylaşılan bu konuların fikir edinilmesi amacıyla paylaşıldığını unutmayınız. jandarmaforum.com bu anlamda her hangi bir sorumluluk kabul etmemektedir. İyi Forumlar, Dileriz. Jandarma Forum Yönetimi.

Huzur Toplantısı ve Sonrası

Kolluk personeli açısından önem arz eden makale ve dergi yazıları
Forum kuralları
Forumlarda soru sormak, bilgi danışmak yada bildiğiniz bir konuda paylaşım yaparak katkıda bulunmak için ve forumlardaki içeriklerden tam olarak faydalanmak/görüntülemek için ÜYE olmanız, üye iseniz ÜYE GİRİŞİ yapmanız gerekmektedir. Forumlarda kişi ve kurumlarla ilgili açık bilgiler paylaşmak yasaktır. Forumlarda şahısları hedef alan paylaşımlar yasaktır.
Jandarma Subay, Astsubay ve Uzman Erbaş Alımları 2023 yılı idari para cezaları Acil Yardım/İhbar/Danışma Hatları - Önemli Telefon Numaraları Mutluluğa Kurşun Sıkma SGRadyo Polis Radyosu Askeri ve Mesleki Tanımlar Askeri / Mesleki Nezaket ve Görgü Kuralları Trafik Cezaları Jandarma Telefon Rehberi GGM Adres ve Telefon Numaraları AMATEM Adres ve Telefon Numaraları
Kullanıcı avatarı
admin
Doğrulandı
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1784
Kayıt: 25 Mar 2019, 01:03
Konum: https://jandarmaforum.com
İletişim:
Durum: Çevrimdışı

Huzur Toplantısı ve Sonrası

#1

Mesaj gönderen admin »

1980’li yıllar ve sonrasında poliste Huzur Toplantıları pekte revaçta idi. Karakollarda, Bölge Trafik Şubelerinde, bazen de daha geniş kapsamlı olarak Emniyet Müdürlüğünde huzur toplantıları düzenlenir, mümkün olduğunca halktan katılımlar sağlanır, iştirak edenlere elden geldiğince ikramda bulunulur, polisten beklentileri sorulur, dertleri, şikayetleri dinlenir, çözümler aranır, fevkalade faydalı sonuçlar alınırdı. Çok iyi niyetli bir girişimdi doğrusu.

Ben şahsen müdüriyet seviyesinde düzenlediğimiz huzur toplantısında, katılımın çokluğundan, ortaya atılan meselelerin isabetliliğinden, polise destek ve güvenden fevkalade etkilenmiş ve gurur duymuştum. Biz isteklerimizi ortaya koymuş, polise destek istemiş, herkese kapımızın açık olduğunu açıkça ifade etmiştik. Katılımcılarda beklentilerini açıkça ortaya koymuş, uygulamada yaptığımız yanlışlıkları, olumsuzlukları bildirmişlerdi. Ona göre tedbir aldık, polis-halk ilişkilerini zirveye tırmandırmış, güven vermiş, destek sağlamıştık.

Ne var ki; programlı huzur toplantılarının her zaman olumlu netice vermediğini de bir tesadüf sonucu öğrendim. Bir karakolda düzenlenen huzur toplantısına, polisle ve karakolla iş ilişkisi içinde olanların el mecbur yada hatıra binaen iş ve gücünü bırakıp birkaç saatini ayıran şahısların katıldıklarını, istek ve arzudan öte mecburiyetten katıldıklarını hissetmiştim. Karakollarca düzenlenen huzur toplantılarına katılım, daha doğrusu rağbet karakol amirinin mıntıkaya olan hakimiyet, otorite ve saygılığıyla doğru orantıda tahakkuk ediyordu. Bir çok huzur toplantılarına çok az katılım olur, bazen de katılımsızlıktan iptal edildiği olurdu.

Bazen katıldığım huzur toplantılarında bir hayli kalabalık katılımcı bulurdum karşımda, başlardım konuşmaya, yardımcılarım, ilgili şube müdürleri, karakol amirleri konuşurlar, katılımcılardan ise polise yakın şahsiyetler polisi pohpohlar mahiyette konuşurlar, birkaç istek ile dilek ve temenniler yapılır, çay-meşrubat içilir, pasta-kek yenir ve toplantı sona ererdi. Ne güzel değil mi? Polis olarak biz konuşuyoruz katılan esnaf, iş sahipleri, halk sükunetle dinliyor, sonra onlar konuşuyor biz dinliyoruz, her şey süt liman, polis icraatıyla, tutum ve davranışıyla çok iyi düzeyde, şikayet yada yakınma yok, demek ki çok iyiyiz, adeta amiyane tabirle dört dörtlüğüz. İnsan değil miyiz, tabiatımızda var ya pohpohlanmaktan hoşlanıyoruz. Ancak her defasında düşünürdüm, neden halktan, esnaftan vs. kesimden hiç yakınma ve şikayet dile getirilmiyor, hiç mi yakınacakları husus yoktur? Halbuki müdüriyet seviyesinde, çeşitli kurum ve devlet daireleri, her kesimden esna, iş adamı, meslek ve halktan katılımın sağlandığı geniş kapsamlı huzur toplantısında bir hayli yakınma ve şikayet dile getirilmişti. O halde bizim huzur toplantılarımızda bir aksaklık yada noksanlık vardı. Ama nerdeydi bu “acaba”lık?

İşte bir huzur toplantısı sonunda açıklığa çıktı bu “acaba”.

Efendim program gereği filan gün, filan saatte, Bölge Trafik Şube Müdürlüğünde huzur toplantısı yapılacaktı. Elbetteki katılımcılar bu alanla ilgili şahsiyetler olacaktı. Katılımcıların çokluğuyla ölçülürdü toplantının başarıya ulaşıldığı. Öyleyse toplantı tutanağında kaç kişinin katıldığı yazılacaktı.

Erzurum’un kışı çetindir, gün çok kısa, çarçabuk akşam olur, kamyoncu ta Ege’den yük almış gidiyor Kars, Iğdır, Ardahan, Ağrı yada Muş’a, onun için saatin değil dakikanın büyük önemi var. Yemek için bile veremez yarım saat yada bir saat mola, aşamadı mı gündüz gözüyle Kağızman’ı, Eleşkırt’ı, Hınıs’ı, nasıl varsın menzile? Bu şartlarda haber geliyor şubeden “Müdürüm, bir hayli katılımcı var, toplantı 14.00’da başlayacak, teşrif edecek misiniz?” Toplantıya katıldım. Şube önündü 30-40 kamyon park etmiş, sürücüleri içeri de, girdim, katılımlarından dolayı teşekkür ettim, dert ve sıkıntılarını alenen şimdi, yada bizzat bana gelerek tek tek, iletmelerini istedim. Toplantı 16.00’da sona erdi, adamlar zoraki çayımızı içtiler, pasta yediler. Dağılımda çoğu şehre döndüler, bir kısmı yollarına devam ettiler.

Saat 20.00 sıralarında, polis evinde oturuyordum. Nöbetçi amiri, 5-10 kişinin benimle görüşmek istediğini, müdüriyette olduklarını haber verdi. Müdüriyete geldim, şahısları topluca makamda dinledim, bunlar gündüz huzur toplantısına katılan kamyonculardı. Başladılar sızlanmaya; Müdür Bey, derdinizi, sıkıntınızı anlatın dediniz anlatıyoruz, toplantıda konuşsak ekipler bizi bu yoldan bir daha geçirmezlerdi, saat ikideki toplantı için tam on ikiden beri ileri istikamete araç bırakmadılar, tam 4 saatimiz toplantı için gitti, toplantı saat dörtte sona erdi, o saatten sonra nereye gidecektik, yollar buzlu, karlı, emin değil, gündüz geçmek gerek, ekiplerden yakındığımız çok şey var, şöyle yada böyle aşıyoruz bu sıkıntıları ammaaaa kaybolan zaman geri gelmiyor, isteyen katılsın ama istemeyeni zorla alıkoymayın, affınıza sığınıyoruz, ne olur anlayın bizi ve mazur görün efendim…”

Pes doğrusu, huzur toplantısı yapacağız diye yaptığımız şu işe bakın! Sen adamı durdur, yol verme, toplantıya zorla sok, 3-4 saat yoldan alıkoy…Yine esnafı, kahveyi, otelciyi karakola çağır, toplantı var diye işinden alıkoy… Sonrada buna “Huzur Toplantısı” de ne ala, ne ala.

İşte kafamdaki “ACABA” yı çözdüğümde anladım ki, vatandaş ya hatıra binaen, yada el mecbur huzur toplantımıza katılıyor, isteğe bırakılsa kimseyi göremeyiz toplantılarda.

Şu demek oluyor ki kaş yapalım derken göz çıkarıyoruz.

Kemal ÇELEBİ
Emekli Emniyet Müdürü
kaynak: Çağın Polisi Dergisi

Bağlantı:
BBcode:
HTML:
Mesaj bağlantılarını gizle
Mesaj bağlantılarını göster

Bir hesap oluşturun veya forumda sizde soru sormak, fikir beyan etmek için oturum açın

Forumda yeni konu açmak veya soru sormak için üye olmanız gerekmektedir

Bir hesap oluştur

Üye değil misiniz? topluluğumuza katılmak için kaydolun
Üyeler kendi konularını başlatabilir ve konulara abone olabilir
Ücretsizdir ve sadece bir kaç dakika sürer

Kayıt

Oturum aç

  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Makaleler / Dergi Yazıları” sayfasına dön