Jandarma Genel Komutanlığı Subay, Astsubay, Uzman Erbaş ve Memur Alımları. >>> TIKLAYINIZ <<<<
Jandarma Forum sayfasına hoşgeldiniz, sitemiz günden güne gelişmektedir. Amacımız doğru ve güncel bilgiyi paylaşmaktır. Sizlerde tecrübeli olduğunuz ve uzmanlaştığınız konularda paylaşım yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Sitemiz nezdinde kurumları yada kişileri hedef alacak söylemler ile kurumlara ait Hizmete Özel, Gizli vb. dereceli evrakların paylaşımı yasaktır. Ayrıca kişi ve kurum ile ilgili forumda açık bilgiler paylaşılması yasaktır. Sitemizde paylaştığımız konularda alıntıladığımız bazı kanun maddelerinde konuyu incelediğiniz gün itibariyle ilgili kanun maddesinde tümüyle veya kısmi değişiklik yada tamamen hükmünü yitirmiş olabileceğini, dolayısı ile bu konulara göre hareket edilmemesi gerektiğini, paylaşılan bu konuların fikir edinilmesi amacıyla paylaşıldığını unutmayınız. jandarmaforum.com bu anlamda her hangi bir sorumluluk kabul etmemektedir. İyi Forumlar, Dileriz. Jandarma Forum Yönetimi.

Cumhuriyet Döneminde Emniyet Teşkilatının Gelişimi

Kolluk personeli açısından önem arz eden makale ve dergi yazıları
Forum kuralları
Forumlarda soru sormak, bilgi danışmak yada bildiğiniz bir konuda paylaşım yaparak katkıda bulunmak için ve forumlardaki içeriklerden tam olarak faydalanmak/görüntülemek için ÜYE olmanız, üye iseniz ÜYE GİRİŞİ yapmanız gerekmektedir. Forumlarda kişi ve kurumlarla ilgili açık bilgiler paylaşmak yasaktır. Forumlarda şahısları hedef alan paylaşımlar yasaktır.
Jandarma Subay, Astsubay ve Uzman Erbaş Alımları 2023 yılı idari para cezaları Acil Yardım/İhbar/Danışma Hatları - Önemli Telefon Numaraları Mutluluğa Kurşun Sıkma SGRadyo Polis Radyosu Askeri ve Mesleki Tanımlar Askeri / Mesleki Nezaket ve Görgü Kuralları Trafik Cezaları Jandarma Telefon Rehberi GGM Adres ve Telefon Numaraları AMATEM Adres ve Telefon Numaraları
Kullanıcı avatarı
admin
Doğrulandı
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1783
Kayıt: 25 Mar 2019, 01:03
Konum: https://jandarmaforum.com
İletişim:
Durum: Çevrimdışı

Cumhuriyet Döneminde Emniyet Teşkilatının Gelişimi

#1

Mesaj gönderen admin »

Giriş

Türkiye’de de son birkaç yüzyıldaki modernleşme hareketlerinin sonucu olarak Emniyet Teşkilatı yaklaşık 150 yılın üzerinde bir geçmişe sahiptir. İlk defa 12 Rebiülevvel 1261 (21 Mart 1945) tarihinde bağımsız bir teşkilat olarak ortaya çıkan Türk Emniyet Teşkilatı o günden beri sürekli yenilenen ve profesyonelleşen bir kurumdur. Osmanlı Devleti’nde çeşitli dönemlerde değişikliğe uğrayan Emniyet Teşkilatı’nın Cumhuriyet dönemindeki kökü Milli Mücadele döneminde Ankara'da 24 Haziran 1920'de kurulan “Emniyeti Umum Müdüriyeti”ne dayanır. Erzurum Milletvekili Durak Bey tarafından teşkilatlandırılmaya başlanan teşkilatın ilk Umum Müdürü ise A. Naci Bey’dir.

Cumhuriyet Dönemi

İstiklal Harbinin kazanılmasından sonra İstanbul Polis Müdürü Umumiyesi, Ankara Emniyeti Umum Müdürlüğü’ne bağlandı. Böylece Emniyet Teşkilatında iki başlılık kaldırılmış oldu. Cumhuriyet döneminin ilk Umum Müdürü 24 Ekim 1923-6 Şubat 1924 tarihleri arasında görev yapan İsmail Hamit (Oktay)’dır.[1] İstanbul’un kurtuluşundan itibaren Emniyet Teşkilatında öncelikle polisin profesyonelleştirilmesi ve yetkilerinin artırılması yönünde çalışmalar yapıldı. Bununla beraber 1907 ve 1913 nizamnameleri 1932 yılına kadar yürürlükte kaldı. 1926 yılına gelindiğinde emniyet işleri, 20 ilde polis müdürleri, 5 ilde merkez memurları, 23 ilde serkomiserler, 8 ilde ikinci komiserler ve 7 ilde de komiser muavinleri tarafından görülmekteydi.[2]

Emniyet teşkilatının teşkilatlanmasıyla ilgili ilk kanuni değişiklik 1930 yılında yapıldı. 24 Mayıs 1930 tarihinde yürürlüğe giren 1624 sayılı Dâhiliye Vekâleti Merkez Teşkilatı ve Vazifeleri Hakkında Kanunla, Emniyeti Umumiye Umum Müdürlüğü'nün adı Emniyet İşleri Umum Müdürlüğü olarak değiştirilerek teşkilat yapısı yeniden düzenlendi.[3] Buna göre Emniyet İşleri Umum Müdürlüğü genel güvenliğe ait işlerle ilgilenen Birinci Şube; idari, beledi ve adli işlerle ilgilenen İkinci Şube; özlük işleri, öğretim, saymanlık, donatım işleri ile ilgilenen Üçüncü Şube; yabancılarla ilgili işlerle ilgilenen Dördüncü Şube; zabıtaya ait teknik, istatistik ve yayın işlerle ilgilenen Beşinci Şube; Umum Müdürlüğe ait haberleşme işlerini yürüten ve iş sahiplerinin başvurularıyla ilgilenen Evrak Bürosu olmak üzere altı birime ayrıldı.[4]

30 Haziran 1932 tarihinde emniyet teşkilatının ilk bağımsız teşkilatlanma kanunu çıkarıldı. 46 maddelik 2049 sayılı Polis Teşkilatı Kanunu’yla yeni bir yapılanmaya gidilerek Emniyet Teşkilatının kadro ve dereceleri, atama, yükselme, mesleğe girme, cezalandırma gibi konular yeniden düzenlendi. Bu kanuna göre, polis sivil ve üniformalı olarak ikiye, üniformalı polis de atlı ve piyade olarak ikiye ayrıldı.[5] Yine bu kanunda polisin özel bir meslek olduğu, eğitim ve öğretimin okullarda yapılmasının, bunun için de polis okulları açılmasının gerekli olduğu vurgulandı. Ayrıca bu kanunla kadınların polis hizmetlerine girmelerinin de önü açıldı.[6] 1933 yılına gelindiğinde 30 vilayette emniyet müdürlüğü, 27 vilayette ise emniyet memurluğu teşkilatı görev yapmaktaydı. Kadınların da polislik mesleğine girmeleri sağlandı. Kadın memurlar ahlak zabıtasında bazı emniyet işlerinde istihdam edildiler. 1933 yılına gelindiğinde Hukuk mezunu bir merkez memuru, lise ve ortaokul mezunu üç komiser ve dokuz sivil polis memuru olmak üzere toplam 13 kadın polis mesleğine girmiş durumdaydı.[7]

Polisin görev ve yetkileriyle ilgili kanuni düzenleme ise 4 Temmuz 1934 tarihinde yapıldı. Bu tarihte 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu çıkarıldı.[8] Bu kanunun uygulanma şeklini göstermek amacıyla Polis Vazife ve Selahiyet Nizamnamesi hazırlanarak 7 Nisan 1938 tarihinde 2/8501 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe kondu.[9] Bu kanunda daha sonraki yıllarda yapılan değişikliklerle bir yandan polisin yetkileri genişletilirken, diğer yandan da bu yetkilerin kullanımı daha demokratik ve kurallara bağlı hale getirildi. Bu bağlamda trafiğin düzenlenmesi ve denetlenmesi, toplantı ve gösteri yürüyüşü özgürlüğünün kötüye kullanılmasının düzenlenmesi ve önlenmesi gibi alanlarda teşkilatta ek birimler kuruldu.[10]

1937 yılında Emniyet Teşkilatı ile ilgili yeni bir kanun çıkarıldı. Avrupa’nın polis teşkilatları da incelenerek hazırlanan ve önceki teşkilat kanunlarını yürürlükten kaldıran 3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu 4 Haziran 1937 tarihinde yürürlüğe girdi. Daha sonra değişik zamanlarda bazı eklemeler yapılan veya bazı maddeleri yürürlükten kaldırılan bu kanun hala yürürlüktedir. Bu kanunla Emniyet Teşkilatının merkez ve taşra teşkilatları, görevleri, yapıları, merkez ve mülki makamlarla olan ilişkileri, personelin giyimi ve özlük hakları yeniden düzenlendi.[11] Kanunla, her ilde bir Emniyet Müdürü, her ilçede bir Emniyet Amiri veya Emniyet Komiserleri, bucak, iskele veya istasyonlarda ise Emniyet Komiserleri bulunması öngörüldü.[12] Kanunla polisin gençleştirilmesi ve merkeze daha fazla bağlanması amacı da güdüldü. Bu bağlamda 30 yaşın üstündekilerin polislik mesleğine girişi engellendi. Polisliğe alımda daha önce vilayetlerde ayrı ayrı komisyonlar kurulurken, bu kanunla merkezden tayin usulü kabul edildi.[13] Bundan sonra 1950’li yıllara kadar Emniyet Teşkilatı tüm illerde teşkilatlanmasını tamamladı ve ilçe teşkilatlarını da oluşturdu. Teşkilat yapısı ile kanunda daha sonraki yıllarda çeşitli değişiklikler yapıldı. Daha çok özlük hakları ile ilgili bu değişikliklerle polisin özlük hakları iyileştirildi ve ücretleri artırıldı.[14]

Bu arada polis eğitimine de büyük önem verildi. 1920’li yılların sonları ve 1930’lu yılların başlarında Avrupa’dan, özellikle Almanya ve Avusturya’dan uzmanlar getirildi. Ayrıca Türk polisleri de eğitim amacıyla aynı ülkelere gönderildi.[15] İstanbul dışında 1923’te Konya’da,

1926’da ise Trabzon’da Polis okulları açıldı. Fakat ekonomik şartların da etkisiyle bu okullar 1931 yılında kaldırdı.[16] Bir süre sadece İstanbul Polis Okulu eğitime devam etti.[17] Merkez ve Taşra kuruluşlarını günün şartlarına göre yeniden düzenleyen 3201 sayılı 3201 sayılı kanunla polis meslek personelinin nitelik yönünden geliştirilmesi amacıyla orta ve yüksek kademe amiri yetiştirmek amacıyla Lozan Polis Enstitüsü ve Viyana polisi örnek alınarak[18] Ankara’da 6 Kasım 1937 tarihinde Polis Enstitüsü kuruldu. Polis Enstitüsünün ilk müdürü olan Dr. Salih Adil Başer, İktisat Vekâleti Milli Seferberlik Şubesi Müdürü iken 7 Ağustos 1937 tarihinde bu göreve atandı.[19]

1960’lı yıllarda siyasal olayların ve suçların hızla artması sonucu polisin suçla mücadelesi de arttı. Fakat gerekli kanuni değişikliklerin yapılamaması, eğitimde yeniliklerin takip edilememesi, araç ve teçhizatın çok yetersiz kalışı ve parasal desteğin sağlanamaması nedeniyle polis bu mücadelede yetersiz kaldı. Emniyet Teşkilatının reforma tabi tutulması için 1971 yılında teşkilatın yeniden organizasyonu çalışmaları yapıldı. 1972 yılında İngiltere’den bir polis heyeti getirildi. Bu heyet ülkedeki durumu özellikle polis ve güvenlik yönüyle inceleyerek neler yapılması gerektiğiyle ilgili bir rapor sundu, fakat bu rapor uygulanamadı. 1970’li yılların ikinci yarısında bu yetersizlik had safhaya çıktı. Üstelik siyasal kamplaşmalar polis teşkilatına da yansıyarak emniyet personeli Pol-Der, Pol-Bir adlarında derneklere ayrıldı.[20] 1978 yılında benzer bir İngiliz heyeti oluşturuldu. Bu ikinci heyet ülkenin ve polisin durumu, mevcut polis yapısı ve işlemlerindeki zayıflık, uzmanlık için gerekli teçhizatın yokluğu ve teknik zayıflıklar ve polis-basın ilişkileri gibi sorunları inceleyip çözüm önerileri getirdi.[21] Fakat bu çözüm önerileri zamanın olağanüstü şartları nedeniyle yerine getirilemedi.

Polisin 1980 öncesi siyasal şiddet ve terör olaylarını önlemede yetersiz kalması teşkilatta 1980’den itibaren köklü değişiklikler yapılmasına neden oldu. Bu değişiklikler polis sayısının artırılması, yeni birimler kurulması, eğitim kurumlarının yeniden düzenlenmesi ve teknik donanımının iyileştirilmesi şeklinde oldu. Bu çerçevede özellikle aşağıdaki değişiklikler yapıldı.

1980 yılında teşkilat içinde disiplini daha etkin ve verimli hale getirmek için Emniyet Genel Müdürlüğü'nde Yüksek ve Merkez Disiplin Kurulu, illerde İl Polis Disiplin Kurulu, eğitim ve öğretim kurumlarında Eğitim ve Öğretim Kurumu Disiplin Kurulları oluşturuldu. Ayrıca emniyet mensuplarının dernek kurması ve spor dernekleri dışında derneklere üye olması yasaklandı.

1982 yılında gerekli görülen il merkezlerinde Emniyet Müdürlüklerine, ilçelerde Emniyet Amirliklerine bağlı olarak Polis Çevik Kuvvet Birimleri kurulmasına imkân sağlandı. Bu değişikliğe göre Çevik Kuvvet Birimleri, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde düzen ve güvenliği sağlayacak; kamu düzenini bozabilecek nitelikteki toplumsal hareketlerin meydana gelmesi muhtemel yerlerde önleyici tedbirler alacak; toplumsal olaylar, grev ve lokavtlar ile kanuna aykırı sokak veya meydan hareketlerinde toplumu, kişileri ve gayrı menkulleri her türlü saldırıdan koruyacak; kanuna aykırı olayları gerekirse zor kullanarak etkisiz hale getirecekti.[22]

1993 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla Özel Harekât Dairesi Başkanlığı kuruldu. Bu karara göre Özel Harekât Timleri askeri birimlerin talebi ve askeri makamların sorumluluğunda polis bölgeleri dışında kırsal alanlarda görev yapacaklardı. Aynı yıl başka bir kanunla rütbeler yeniden düzenlendi. Buna göre rütbeler Polis Memuru, Komiser Muavini, Komiser, Başkomiser, Emniyet Amiri, Dördüncü Sınıf Emniyet Müdürü, Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürü, İkinci Sınıf Emniyet Müdürü, Birinci Sınıf Emniyet Müdürü, Sınıf Üstü Emniyet Müdürü olarak yeniden belirlendi. Böylece 6 olan rütbe sayısı 10’a çıkarıldı.

Polis Enstitüsü, 1984 yılında 4 yıla çıkarılarak Polis Akademisi'ne dönüştürüldü. 3201 sayılı kanunun bazı maddelerini değiştiren 3452 sayılı kanunla da Ankara’da 1938-1939 ders yılında Polis Koleji açıldı. Polis Koleji 1941 yılında ilk mezunlarını verdikten sonra 1950 yılında kapatıldı. Sekiz yıl aradan sonra kolej mezunlarının daha başarılı oldukları düşünülerek 1958’de tekrar açıldı. 1985 yılından itibaren İzmir, İstanbul, Afyon, Adana ve Kayseri’de de Polis Kolejleri açıldı, fakat 1992 yılında bu kolejler kapatılarak[23] sadece Ankara Polis Koleji eğitimini sürdürdü. Son olarak 2005-2006 döneminde eğitime başlamak üzere Bursa Polis Koleji açıldı. 2002 yılında Polis Kolejine Giriş Yönetmeliğinde değişiklik yapılarak koleje bayan öğrenci de alınmaya başlandı. Bu gelişmelerin dışında ihtiyaçtan dolayı 1940'lı yıllarda Ankara, Bursa, Diyarbakır, Edirne, Elazığ, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Seyhan, Trabzon ve Zonguldak'ta altı aylık polis kursları açıldı.[24]

Polis Akademisi en son Mayıs 2001'de çıkarılan kanunla Üniversite kimliğine kavuşturularak Ankara Gölbaşı’ndaki dört yıllık Polis Akademisi, Güvenlik Bilimleri Fakültesi halini aldı. Mevcut Polis Okullarının birçoğu da iki yıllık Polis Meslek Yüksekokullarına dönüştürülerek Akademiye bağlandı. Ayrıca yüksek lisans ve doktora çalışmaları yaptırılması amacıyla Akademi bünyesinde Güvenlik Bilimleri Enstitüsü açıldı ve eğitimine 2002 yılında başladı. Bugün enstitüde Güvenlik Stratejileri ve Yönetimi, Uluslararası Polislik Çalışmaları, Suç Araştırmaları, Ceza Adaleti Yönetimi alanlarında yüksek lisans, Güvenlik Stratejileri ve Yönetimi alanında doktora çalışmaları yapılmaktadır. Böylece hem polisin daha profesyonel ve modern bilgi donanımıyla yetiştirilmesine çalışılmakta, hem de Emniyet teşkilatı dışındakilerle işbirliği ve ortak anlayış çerçevesinde çalışma imkânlarının önünün açılması hedeflenmektedir.

1937 tarihli Emniyet Teşkilatı Kanununda 2005 yılında yapılan değişiklikle dört yıllık yüksek öğretim mezunları arasından seçilerek en az altı aylık eğitim verilerek polis memuru yetiştirmek amacıyla Polis Meslek Eğitim Merkezleri (POMEM) açıldı.

Bu kurumların dışında yasa dışı uyuşturucu üretimi, kullanımı ve kaçakçılığıyla ve organize suç gruplarıyla mücadele için ulusal ve uluslararası alanda mücadele amacıyla eğitim ve işbirliğini artırmak için 2000 yılında Birleşmiş Milletlerin öncülüğünde Ankara’da Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’na bağlı olarak uluslararası nitelikte bir kurum olan Türkiye Uluslararası Uyuşturucu ve Organize Suçlarla Mücadele Akademisi (TADOC) kuruldu.[25]

Sonuç

Günümüzün modern devlet ve toplum yapısında artık polisin çok önemli bir görev yerine getirdiği ve dâhili güvenliğin sağlanmasında en önemli kuruluş olduğu bilinmektedir. Ancak bu duruma gelene kadar yukarıda yazıdan da anlaşılacağı üzere çok uzun bir süreçten geçildi.

Polisin, asayiş ve güvenliğin sağlanmasının yanında, vatandaşların işlerini kolaylaştırma ve yardım, suçun önlenmesi, bazı resmi belgelerin düzenlenmesi ve kontrolü gibi görevleri de vardır. Bu görevlerle ilgili yasal düzenlemeler, eğitim ve uygulama alanlarında cumhuriyetin kuruluşundan beri gittikçe daha profesyonel ve modern devlet ve hayata uyumlu çalışmalar yapıldı ve yapılmaya devam etmektedir. Özellikle özlük haklarında bazı yetersizlikler bulunmasına rağmen bugün Türk Polis Teşkilatı uzun bir süreçten geçerek belli bir seviyeye gelmiş ve modern anlamda bir emniyet teşkilatı haline gelmiş durumdadır.

kaynaklar
[1] Salih Urgancıoğlu, Cumhuriyet Devrinde Emniyet Genel Müdürleri, İzmit: Sesim Gazetecilik Matbaacılık, 1973. ss.7-8. Söz konusu kitapta soyadı “Oskay” olarak geçer.
[2] İdare, Dahiliye Vekaletinin Aylık Mecmuası, "Onbeş Yıl Zarfında Cumhuriyet Zabıtasının Çalışmaları Hakkında Rapor" (1938) Yıl: 11, Sayı: 127, 29 Birinci Teşrin 1938. ss.31-32
[3] İsmail Metin, "Polis Örgütünün Görevleri ve Yapısı", Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, Cilt:6. İstanbul: İletişim, 1984. s.1639
[4] Nihat Dündar, 150. Kuruluş Yıl Dönümünde Türk Polisi, Ankara: Emniyet Genel Müdürlüğü, 1995. s.35
[5] Hikmet Tongur, Türkiye'de Genel Kolluk. Ankara: Emniyet Genel Müdürlüğü, 1946. ss.312-320
[6] Dündar, age. s.35
[7] 10, T.C. 1923-1933, Ankara: Hakimiyeti Milliye Matbaası, 1933. s. 61
[8] Ali Şafak, Vahit Bıçak, Güvenlik Kuvvetleri ve Polis Mevzuatı. 4. Baskı, Ankara, 1999. ss.415-425
[9] Tongur, age, s.293
[10] Fikret Toksöz, "Kolluk Kuvvetleri", Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, Cilt:6. İstanbul: İletişim, 1984. s. 1628
[11] agm. s.1628
[12] Tongur, age. ss.332-340
[13] Ferdan Ergut, Modern Devlet ve Polis, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e Toplumsal Denetimin Diyalektiği, İstanbul: İletişim, 2004. ss.345-346
[14] Toksöz, agm. s.1628
[15] Ergut, age. ss.347-348
[16] age. s.345.
[17] Tongur, age. ss.345-346
[18] Ergut, age. s.345
[19] Ali Birinci, "Türk Emniyet Teşkilatında İlkler", Polis Bilimleri Dergisi, Cilt: 1, Sayı:3, Nisan, 1999. s.16
[20] 1970’li yıllarda polisin çeşitli açılardan durumu için bkz. Mustafa Avcı (2004), Türkiye’de Siyasal Şiddet ve Polis, (1977-1980), Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Enstitüsü.
[21] Lawrence Byfort, Stephen Vessey, Jeremy Taylor, Yabancı Ülkeler ve İngiliz Uluslar Topluluğu Dairesi Danışmanlık Ekibince Türkiye’ye Sunulan Rapor, Ankara: EGM APK Daire Başkanlığı, 1978.
[22] Şafak ve Bıçak, age. ss.407-412
[23] İstanbul Polis Koleji 1994 yılında kapatıldı.
[24] Tongur, age. ss.349-350
[25] http://www.tadoc.gov.tr/turkce/indextr.htm



Doç. Dr. Mustafa Çufalı - Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi
kaynak : Çağın Polisi Dergisi

Bağlantı:
BBcode:
HTML:
Mesaj bağlantılarını gizle
Mesaj bağlantılarını göster

Bir hesap oluşturun veya forumda sizde soru sormak, fikir beyan etmek için oturum açın

Forumda yeni konu açmak veya soru sormak için üye olmanız gerekmektedir

Bir hesap oluştur

Üye değil misiniz? topluluğumuza katılmak için kaydolun
Üyeler kendi konularını başlatabilir ve konulara abone olabilir
Ücretsizdir ve sadece bir kaç dakika sürer

Kayıt

Oturum aç

  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Makaleler / Dergi Yazıları” sayfasına dön