Jandarma Genel Komutanlığı Subay, Astsubay, Uzman Erbaş ve Memur Alımları. >>> TIKLAYINIZ <<<<
Jandarma Forum sayfasına hoşgeldiniz, sitemiz günden güne gelişmektedir. Amacımız doğru ve güncel bilgiyi paylaşmaktır. Sizlerde tecrübeli olduğunuz ve uzmanlaştığınız konularda paylaşım yaparak katkıda bulunabilirsiniz. Sitemiz nezdinde kurumları yada kişileri hedef alacak söylemler ile kurumlara ait Hizmete Özel, Gizli vb. dereceli evrakların paylaşımı yasaktır. Ayrıca kişi ve kurum ile ilgili forumda açık bilgiler paylaşılması yasaktır. Sitemizde paylaştığımız konularda alıntıladığımız bazı kanun maddelerinde konuyu incelediğiniz gün itibariyle ilgili kanun maddesinde tümüyle veya kısmi değişiklik yada tamamen hükmünü yitirmiş olabileceğini, dolayısı ile bu konulara göre hareket edilmemesi gerektiğini, paylaşılan bu konuların fikir edinilmesi amacıyla paylaşıldığını unutmayınız. jandarmaforum.com bu anlamda her hangi bir sorumluluk kabul etmemektedir. İyi Forumlar, Dileriz. Jandarma Forum Yönetimi.

Temel Hak ve Özgürlükler Bağlamında Polisin Durdurma Yetkisi

Kolluk personeli açısından önem arz eden makale ve dergi yazıları
Forum kuralları
Forumlarda soru sormak, bilgi danışmak yada bildiğiniz bir konuda paylaşım yaparak katkıda bulunmak için ve forumlardaki içeriklerden tam olarak faydalanmak/görüntülemek için ÜYE olmanız, üye iseniz ÜYE GİRİŞİ yapmanız gerekmektedir. Forumlarda kişi ve kurumlarla ilgili açık bilgiler paylaşmak yasaktır. Forumlarda şahısları hedef alan paylaşımlar yasaktır.
Jandarma Subay, Astsubay ve Uzman Erbaş Alımları 2023 yılı idari para cezaları Acil Yardım/İhbar/Danışma Hatları - Önemli Telefon Numaraları Mutluluğa Kurşun Sıkma SGRadyo Polis Radyosu Askeri ve Mesleki Tanımlar Askeri / Mesleki Nezaket ve Görgü Kuralları Trafik Cezaları Jandarma Telefon Rehberi GGM Adres ve Telefon Numaraları AMATEM Adres ve Telefon Numaraları
Kullanıcı avatarı
admin
Doğrulandı
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi
Mesajlar: 1784
Kayıt: 25 Mar 2019, 01:03
Konum: https://jandarmaforum.com
İletişim:
Durum: Çevrimdışı

Temel Hak ve Özgürlükler Bağlamında Polisin Durdurma Yetkisi

#1

Mesaj gönderen admin »

I. GİRİŞ

Hızla gelişen küreselleşme olgusu, teknolojik alandaki baş döndürücü gelişmeler bir yandan bilgiye ulaşımı ve bilgi kullanımını olumlu yönde etkilerken, diğer yandan ulusal ve uluslararası güvenlikle ilgili yerleşik bütün yaklaşımları temelden sarsacak nitelikte bir değişimi de beraberinde getirmiştir.

Hükümranlığındaki herkesin güvenli ve huzurlu bir ortamda yaşamasını temin etmek ve bunun için gerekli koşulları sağlamak devletin temel varlık sebebidir. Gelişmiş ülkelerdeki güvenlik yaklaşımının önceliğini; bugüne kadar emek ve kaynaklarının büyük bir bölümünü suç sonrası faaliyetlere yoğunlaştıran ülkemizdekinin aksine tehlikenin ve suçun önlemesi oluşturmaktadır.

Suçun mağdura verdiği zarar, kuşkusuz suçu işleyenin elde ettiği kazançtan daha fazladır. Suç olgusunun mağdurun günlük yaşamını ve psikolojik dünyasını tahrip etmekte ve sosyal hayatta tamiri zor yaraların açılmasına neden olmaktadır. Bu aynı zamanda toplumda suç mağduru olma endişesinin ve suç korkusu düzeyinin artmasına sebep olmaktadır. Suç olgusunun taraflarına, özellikle de mağdura verdiği zararlar ve psiko-sosyal etkilerinin toplumda oluşturduğu tahribat da hesaba katıldığında suçun işlenmeden önlenmesi; kişi hak ve özgürlükleri ile kamu düzen ve güvenliğinin sağlanması bakımından hukuk devletinin önceliklerinin başında gelmektedir.[1]

Suç ve tehlikenin önlenmesi odaklı güvenlik yaklaşımıyla hazırlanan 02.06.2007 tarih ve 5681 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 14 Haziran 2007 tarihli ve 26552 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Polisin kişileri ve araçları durdurma yetkisi, 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’na eklenen 4/A maddesinin ilk bölümünde düzenlenmiştir. Polisin durdurma yetkisi ilk olarak 23.5.2003 tarihli Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinde düzenlenmiş; daha sonra 1.6.2005 tarihli yeni Yönetmelikte buna paralel bir düzenlemeye yer verilmiştir. Durdurma yetkisi, polisin görevlerinin yerine getirilmesi bakımından en başta gelen, temel hak ve özgürlükleri en az etkileyen yetkilerindendir.[2]

Bu makalede “durdurma yetkisi” analiz edilmektedir.

II. DURDURMA YETKİSİNİN KAPSAMI

“Durdurma yetkisi”, PVSK değişikliğine kadar kanunlarımızda düzenlemeyen bir yetkidir. Bu yetki polisin yerine getirdiği iş ve işlemlerin temelini oluşturmaktadır. Genel kolluk görevlisi olarak polisin yerine getirdiği birçok yetkinin kullanımının önceliğini bu yetki oluşturmaktadır. Durdurma yetkisine ilişkin hükmün Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’na eklendiği 5681 sayılı Kanunun ilgili madde gerekçesinden de anlaşılacağı üzere, dur­dur­ma yet­ki­si, po­li­sin gö­rev­le­ri­nin ye­ri­ne ge­ti­ril­me­si ba­kı­mın­dan en baş­ta ge­len, te­mel hak ve öz­gür­lük­le­ri en az et­ki­le­yen zorunlu bir yet­ki­dir.

Polisin durdurma yetkisi ilk olarak 23.5.2003 tarihli Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinde düzenlenmiş; daha sonra 1.6.2005 tarihli yeni Yönetmelikte buna paralel bir düzenlemeye yer verilmiş[3]; son olarak 5681 sayılı yasayla Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’na eklenen 4/A maddesiyle yasal düzenlemeye kavuşturulmuştur. Aynı maddede, daha önce yine Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nun 17’nci maddesinin iki ve devamı fıkralarında düzenlenmiş olan, ancak 5326 sayılı Kabahatler Kanunundaki benzer düzenleme sonrası tereddütlere neden olan “kimlik sorma” yetkisi de düzenlenmiş bulunmaktadır.

Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nun 4/A maddesi hükmü şöyledir:
"Durdurma ve kimlik sorma"
MADDE 4/A- (1)Polis, kişileri ve araçları;
a) Bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek,
b) Suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak, işlenen suç veya kabahatlerin faillerinin kimliklerini tespit etmek,
c) Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan kişileri tespit etmek,
ç) Kişilerin hayatı, vücut bütünlüğü veya malvarlığı bakımından ya da topluma yönelik mevcut veya muhtemel bir tehlikeyi önlemek,
amacıyla durdurabilir.
(2) Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için polisin tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekir. Süreklilik arz edecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapılamaz.
(3) Polis, durdurduğu kişiye durdurma sebebini bildirir ve durdurma sebebine ilişkin sorular sorabilir; kimliğini veya bulundurulması gerekli diğer belgelerin ibraz edilmesini isteyebilir.
(4) Durdurma süresi, durdurma sebebine esas teşkil eden işlemin gerçekleştirilmesi için zorunlu olan süreden fazla olamaz.
(5) Durdurma sebebinin ortadan kalkması halinde kişilerin ve araçların ayrılmalarına izin verilir.
(6) Polis, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı halinde, kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek amacına yönelik gerekli tedbirleri alabilir. Ancak bu amaçla kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılması veya aracın, dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılması istenemez.
(7) Bu Kanun ve diğer kanunların verdiği görevlerin yerine getirilmesi sırasında, polis tarafından gerekli işlemler için durdurulan kişiler ve araçlarla ilgili hükümler saklıdır.
(8) Polis, görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi gösterdikten sonra, kişilere kimliğini sorabilir. Bu kişilere kimliğini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilir.
(9) Belgesinin bulunmaması, açıklamada bulunmaktan kaçınması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması dolayısıyla ya da sair surette kimliği belirlenemeyen kişi tutularak durumdan derhal Cumhuriyet savcısı haberdar edilir. Bu kişi, kimliği açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar gözaltına alınır ve gerekirse tutuklanır. Gözaltına ve tutuklamaya karar verme yetkisi ve usûlü bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır.
(10) Kimliğinin tespiti amacıyla tutulan kişiye, kimliği tespit edildikten sonra ve talepte bulunması halinde, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilir. Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son verilir.
(11) Nüfusa kayıtlı olmadığı için kimliği tespit edilemeyen kişilerin nüfusa kayıtlarının temini için gerekli işlemler yapıldıktan sonra, 5 inci maddeye göre fotoğraf ve parmak izi tespit edilerek kayda alınır.
(12) Kimliği tespit edilemeyen kişinin yabancı olduğunun anlaşılması halinde, 5682 sayılı Pasaport Kanunu ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.”

Durdurma yetkisinin kapsamı: Maddenin birinci fıkrasındaki düzenleme ile durdurmanın hangi amaçlarla yapılabileceği, ikinci fıkrada ise durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için makul bir sebebin bulunması hüküm altına alınmaktadır. Bunun dışındakiler ile diğer kanunların verdiği görevlerin yerine getirilmesi sırasında, polis tarafından gerekli işlemler için durdurulan kişiler ve araçlarla ilgili hükümlerin saklı olduğu da yine aynı maddenin yedinci fıkrası ile hüküm altına alınmıştır. Karayolları Trafik Kanunu kapsamında yapılan denetimlerde ceza uygulanması amacıyla araçların uygulama noktasında durdurulması ya da yine bu kapsamda araçta bulundurulması gerekli eşya ve belge kontrolü amacıyla araçların durdurulması veya adli ya da önleme amaçlı arama emir veya kararlarının yerine getirilmesi amacıyla kişi ya da araçların durdurulması gibi işlemler, Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nun 4/A maddesi kapsamındaki durdurma işleminden farklıdır.

Polisin tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edinilen izlenime dayalı makul sebep: “Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için polisin tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekmektedir. Burada “polisin tecrübesi ve içinde bulunduğu durumdan edindiği izlenimin” bir arada bulunması ve somut olgulara dayanması ile bu koşulların makul bir sebebin kaynağını oluşturması temeldir. Bu iki temel koşul birbirinden ayrı olarak ele alınmamalıdır. Bu iki unsurun birlikte var olması halinde bu yetkinin kullanımına imkân sağlanmakta, tecrübe veya içinde bulunulan durum ayrı ayrı ve tek başına bir yeter koşul oluşturmamaktadır. Bu iki temel koşulun birlikte aranması keyfiliği ortadan kaldıran bir yaklaşımı ortaya koymaktadır. Maddede kast edilen objektif bir tecrübedir. Bu genel olarak toplumda kabul gören tecrübedir. Polisin objektif tecrübesi; bir polis memurunun meslekte geçirdiği yıl sayısına göre edinilen bir tecrübe olmayıp, kurumsal kültür ve mesleki formasyona sahip herhangi bir polis memurunun şüphe eksenli yaklaşımına göre şekillenen ve bunu elde ettiği bilgiler, veriler ve analiz sonuçları ile ilişkilendirerek somut olayın koşulları içerisinde kullanmayı sağlayan bir tecrübedir.”[4]

Durdurma sırasında alınabilecek tedbirler: Bu konunun düzenlendiği altıncı fıkrada polisin, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı halinde, kendisine veya başkalarına zarar vermesini önlemek amacına yönelik gerekli tedbirleri alabileceği hüküm altına alınmaktadır. Polis durdurduğu kişiden kimlik, silah ruhsatı, sürücü belgesi, araçta var ise yükle ilgili belge ve kağıt gibi bulundurulması gereken belgeleri göstermesini isteyebilecektir. Polis, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğuna dair yeterli şüphenin varlığı halinde, kişinin kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek amacıyla gerekli tedbirleri alabilecektir. Ancak bu amaçla kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılması veya aracın, dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılması istenemeyecektir.

Durdurma yetkisinin kullanılması sırasında polis, CMK’nın 90’ıncı maddesinin ikinci fıkrasına göre tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan bir hâlin varlığı durumunda; Cumhuriyet savcısına veya âmirlerine derhâl başvurma olanağı yoksa yakalama yetkisinin kullanılması kapsamında CMK’nın 90’ıncı maddesinin dördüncü fıkrasında düzenlenen gerekli tedbirleri de alabilecektir. Kanun koyucu burada suça özgülenmiş, ceza hukukunun bir kavramı olan yeterli şüphenin varlığını ararken, dolaylı olarak buradaki aramanın adli bir tedbir olduğunu ve bu tedbirin Anayasanın 20/2’nci maddesi ile CMK’nın 119’uncu maddeleri doğrultusunda yapılması gerektiğini vurgulamış olmaktadır.
Sebep Bildirme ve Durdurma Süresi: Durdurma işlemi sırasında polis, durdurduğu kişiye durdurma sebebini bildirecek ve durdurma sebebine ilişkin sorular sorabilecektir. Bu çerçevede durdurulan kişiden kimliğini veya bulundurulması gerekli diğer belgelerin ibraz edilmesi de talep edebilecektir. Madde ile ayrıca, durdurma süresi ve durdurma sebebine esas teşkil eden işlemin gerçekleştirilmesi için zorunlu olan süre ile sınırlandırma yapılarak olası keyfi uygulamalar önlenmiştir. Durdurma sebebinin ortadan kalkması halinde ise kişilerin ve araçların ayrılmalarına izin verilmesi düzenlenirken, izin verilmeyen keyfilik oluşturabilecek uygulamaların önü alınarak hak ve özgürlüklere ilişkin güvence tekrar vurgulanmıştır.

III. MUKAYESELİ HUKUKTA DURDURMA YETKİSİ

PVSK’nın 4/A maddesinde düzenlenen durdurma yetkisi ile ilgili olarak mukayeseli hukukta, bizdeki gibi yalın ve anlaşılır bir düzenleme mevcut değildir. Bavyera Polis Kanunu’nun (Alman) “Bilgi Vermek Görevi” başlıklı 12’nci maddesinde, Polisin kimlik sorgulaması süresince kişileri durdurabileceği düzenlenmiştir.[5] İngiliz hukukunda ise durdurma konusu; Adli Polis ve Delil Kanunu’nun (PACE) “Yol Kontrolleri” başlıklı 4’üncü maddesindeki,[6] 1.8.1994 tarihli Ceza Adaleti ve Kamu Düzeni Hakkındaki Kanunun 60. maddesinden kaynaklanan durdurma ve arama yetkisi[7] ile 1989 tarihli Terörle Mücadele Kanununun 13/A maddesinden kaynaklanan durdurma ve arama yetkisi[8] düzenlenmiştir. Görüleceği üzere İngiliz Hukukunda terörle mücadele amacıyla yapılan durdurma ve hatta arama için bir yetkilinin vereceği emir, bu uygulamanın 28 güne kadar sürmesini mümkün kılmaktadır.

IV. SONUÇ

Mukayeseli hukuktaki düzenlemelerin aksine, maddenin ikinci fıkrasındaki “Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için polisin tecrübesine ve içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekir. Süreklilik arz edecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapılamaz.” şeklindeki amir hükümle, birinci fıkradaki amaçlar ile yedinci fıkradaki istisnalar dışında ve “makul bir sebep” olmadan durdurma tedbirine başvurulamayacağı güvence altına alınmaktadır.

Bunun yanında madde ile istisnai bir polis tedbiri olarak gerektiğinde başvurulabilmesi ve süratle bitirilmesi gereken bu yetkinin sorumluluğu ve hesap verme yükümlülüğü, tedbiri bizzat uygulayan polise verilmekte, yine mukayeseli hukuk uygulamalarındaki gibi bir amirin emrine bağlanarak rutin bir uygulama olmasının önüne de geçilmektedir. Kaldı ki bu yetkinin kişi hak ve özgürlüklerinin kısıtlanması amacıyla veya süreklilik arz edecek, keyfilik oluşturacak şekilde kullanılması düşünülemeyeceği gibi Türk Ceza Kanunu’na göre de suç oluşturacaktır. Ayrıca maddenin dört ve beşinci fıkralarındaki hükümler de hak ve özgürlükleri güvence altına almaya yönelik düzenlemelerdir.

14 Haziran 2007 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5681 sayılı kanunla Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’nda önemli değişiklikler yapılmıştır. Kanuna eklenen 4/A maddesi ile durdurma yetkisinin düzenlenmesinde; modern polis hukuku ilkeleri, suç ve tehlikenin önlenmesi odaklı güvenlik yaklaşımı, anayasa, uluslar arası sözleşmeler ve hukukun evrensel ilkelerinin gözetilmiş olduğu görülmektedir.

kaynaklar
[1] Zeybek, Cengiz “Polis Vazife Ve Salâhiyet Kanunu Değişikliği Ve Önleyici Polislik Yaklaşımı”, Türk İdare Dergisi, Haziran/2007, Sayı 455, ss 27-44.
[2] a.g.e.
[3] 1.6.2005 tarihli Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği
[4] Zeybek, Cengiz “Polis Vazife Ve Salâhiyet Kanunu Değişikliği Ve Önleyici Polislik Yaklaşımı”, Türk İdare Dergisi, Haziran/2007, Sayı 455, ss 27-44.
[5] ALMAN BAYVYERA POLİS KANUNU
"Madde 12 Bilgi Vermek Görevi: Polisin yasalarla kendisine verilmiş bulunan belli bir görevi yerine getirmesi için gerekli gördüğü durumlarda, polisin istemi üzerine (Auf Befragen durch die Polizei) herkes adını soyadını, doğum tarihi ve yerini, adresini ve vatandaşlığını bildirmek mecburiyetindedir. Bireyler yukarıda belirtilenlerin dışında sadece kanunla öngörülmüş görevleri bulunduğu takdirde bilgi vermek mecburiyetindedirler. Kimlik sorgulaması süresince polis bir kişiyi durdurabilir."
[6] İNGİLİZ ADLİ POLİS VE DELİL KANUNU
"Yol kontrolleri
4.-(1) Bu madde araçların;
(a) trafik suçundan başka bir suç işlemiş bir kişiyi;
(b) bir suça tanık olmuş bir kişiyi;
(c) suç işlemeye niyet etmiş bir kişiyi; veya
(d) kaçakları
taşıyıp taşımadıklarını öğrenmek ve araştırmak amacıyla yapılan yol kontrollerini kapsar.
(3) Aşağıdaki beşinci fıkra hükmü saklı kalmak üzere, bir yol kontrolü yapılabilmesi için en az emniyet amiri (superintendent) rütbesindeki bir yetkilinin yazılı olarak izin vermesi gerekir.
(4) Yetkili amirin yukarıdaki üçüncü fıkraya göre bir yol kontrolü yapılmasına izin verebilmesinin koşulları:
(a) birinci fıkranın (a) bendinde belirtilen amaçla yapılacak bir yol kontrolü için (i) ortada önemli bir tutuklanabilir suç olduğuna; ve (ii) yol kontroluna izin verilmesi halinde, o çevrede olan veya olmak üzere olan süpheli kişiyi taşıyan aracın durdurulmasının olası olduğuna inanmayı gerektiren makul sebeplerin bulunması;
(b) birinci fıkranın (b) bendinde belirtilen amaç bakımından, suçun önemli tutuklanabilir bir suç olması;
(c) birinci fıkranın (c) bendinde belirtilen amaçla yapılacak bir yol kontrolü için (i) ortada önemli bir tuklanabilir suç olduğuna; ve (ii) yol kontrolu izni verilmesi halinde, o çevrede olan veya olmak üzere olan şüpheli kişiyi taşıyan aracın durdurulmasının olası olduğuna inanmayı gerektiren makul sebeplerin bulunmayışı;
(d) birinci fıkranın (d) bendinde belirtilen amaç bakımından şüpheli kişinin o çevrede olduğuna veya olmak üzere olduğuna inanmayı gerektiren makul sebepler bulunması gerekir.
(5) Emniyet Amiri rütbesinden asgari bir polisin yol kontrolü izni verebilmesi için ortada madde (1) deki amaçlardan birine yönelik acil bir durum olmalıdır."
[7] 1.8.1994 tarihli Ceza Adaleti ve Kamu Düzeni Hakkındaki Kanunun 60. maddesi
[8] 1989 Tarihli Terörle Mücadele Kanununun 1994 Tarihli Ceza Adaleti Ve Kamu Adaleti Düzeni Kanununun 81 nci Maddesi İle Değişik 13 A Maddesinden Kaynaklanan Yetki



Cengiz ZEYBEK - 1. Sınıf Emniyet Müdürü, Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Emniyet Müdürü.
kaynak : Çağın Polisi Dergisi

Bağlantı:
BBcode:
HTML:
Mesaj bağlantılarını gizle
Mesaj bağlantılarını göster

Bir hesap oluşturun veya forumda sizde soru sormak, fikir beyan etmek için oturum açın

Forumda yeni konu açmak veya soru sormak için üye olmanız gerekmektedir

Bir hesap oluştur

Üye değil misiniz? topluluğumuza katılmak için kaydolun
Üyeler kendi konularını başlatabilir ve konulara abone olabilir
Ücretsizdir ve sadece bir kaç dakika sürer

Kayıt

Oturum aç

  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Makaleler / Dergi Yazıları” sayfasına dön